Markalar, ayakta kalabilmek için kıyasıya savaştıkları bir dönem de sürdürülebilir başarının tüketicilerin sorunlarına kulak vermekten geçtiğini biliyorlar. Özellikle sosyal medyanın da etkisiyle beraber markalar bu alanı daha çok şikayetleri yönetme ve podyum da  yürüme gibi görüyorlar. Aynı zaman da podyum da yürürken ters bir hareketle tökezleyeceklerinin de bilincindeler. McDonald’s Kanada da tökezledikten sonra kalkıp yoluna devam edenlerden.

Ocak ayından Twitter’da #McDStories hagtag ile insanlarla iyi bir elektrik yakalayacağını sanırken bir an da işler ters gidip sonun da bir korku hikayesine dönüştü. Bu başarısızlıktan çok iyi ders çıkarmış olacaklar ki "Our Food Your Question" sloganıyla yola çıkarak web sitesi üzerinden müşterilerinin sorularına cevap vermeye başladılar. Hatta bazı sorular için video bile hazırlandı. Marka deneyimine farklı bir boyut kazandırması açısından gayet başarılı ve cesurca bir atılım. Ayrıca olumsuzlukları olumluya dönüştürmesi açısında taktir edilmesi gereken bir hareket.

McDonald’s, “Neden benim hamburgerim reklamdakilerin aksine çok üzgün ve soluk gözüküyor” sorusunu o kadar beğendi ki soruya video ile karşılık verdi. Video 19 Haziran’dan bu yana 6 milyonun üzerinde kişi tarafından izlenerek markanın ne kadar doğru bir hamle yaptığını da bu sayede kanıtlamış oldu. 

Tavsiyeler:
Viral Pazarlamanın Gücü
Ne Kadar Fedakar Olabilirsiniz?

Yazan: Murat SALMAN



Leave a Reply.